"[...] Yola çık, güneye git. Mümkün olduğunca güneye. Denizin seni okşayan bir renge sahip olduğu, sana iyi geleceği bir yere. Tek bir lokantanın, yeni tutulmuş bir balığın pişirildiği tek bir lokantanın olduğu, etiketsiz, belki biraz reçine kokan beyaz şarabın içildiği yere git. Oturup günbatımını seyredebileceğin bir yer olsun..."